Vatan Şaşmaz: Tam 10 yıl önce Atv’ ye transfer olmuştum. O günden beri seninle ilk defa karşılaşıyoruz.

Ebru Eğinlioğlu Ne güzel değil mi? Sen nasıl başladın bu televizyon işlerine?

Vatan Şaşmaz: 96 yılında İst Üniversitesi İşletme Fakültesi’ nden mezun oldum. O dönemlerde,mankenlik yapıyordum. Fotomodellik yaptım, üniversite yıllarımda hem de harçlığım çıkıyordu. Sonra, mezun olduktan sonra, 2 yıl kadar borsada çalıştım. Derken ben bu işi yani televizyon işini niye profesyonelce yapmıyorum diye düşündüm. Tabii mutfağından geçerek, v.j olmayacaktım. Nasıl iyi bir televizyoncu olurum diye düşündüm. 98 yılında senin de hatırladığın kadarı ile Ardan Zentürk’ ün sayesinde, genel müdürümüz. Kanal6 ya girdim. Erkekler Klübü ile başladım. SonraKadınlar klübü oldu, çok beğenildi.

Ebru Eğinlioğlu: Bir öğleden sonra, kadın programıydı değil mi?

Vatan Şaşmaz: Evet 2 yıl öyle devam etti. Sonra deprem oldu. 99 depremi sonra ben canlı yayınlara geçtim. Televizyon kariyerim, canlı yayınlardan sonra hızla gelişti.

Ebru Eğinlioğlu: Yani deprem sana enerjisel anlamda iyi geldi diyebiliriz..

Vatan Şaşmaz: Deprem kimseye iyi gelmez tabii ama televizyonculuk kariyerimin hızlandığı bir dönem oldu. Ben işin mutfağında kendimi çok geliştirdim, işi iyice öğrendim. Bu da tabii birilerinin gözünden kaçmadı. O isim de Allah rahmet eylesin Alper Cücenoğlu’ydu.

Ebru Eğinlioğlu: Ya çok yazık, erken gitti, benim de ATV grubuna geçmeme Alper bey vesile olmuştu.

Vatan Şaşmaz: Dünya tatlısıydı. Özel Hat, Sabah Keyfi, Çocuklar Duymasın gibi pek çok başarılı işin içinde oldum ve bu süreç bu şekilde işledi.

Ebru Eğinlioğlu: Senin bir de dizin olmuştu, Çocuklar Duymasın çok da başarılı ve natürel biroyunculuğun vardı. Sonra niye devam etmedin dizilere?

Vatan Şaşmaz: Sonra Aynı Çatı Altında oldu. Aslında devam etmek istiyorum ama komedi diziteklifleri geliyor. Ben, dram, melodram v.s de oynamak istiyorum. Bir tipolojinin üzerime yapışmasını istemiyorum. Onun için de, komedi ile ilgili dizi tekliflerini geri çeviriyorum. Doğruzaman ve doğru projeyi bekliyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Çok haklısın, sen popüler kimliği de olan birisisin, insanlar seni sunduğunprogramlardan falan tanıyor. Öyle değişik bir rol gelmeli ki, mesela kötü adamı da oynamalısın.

Vatan Şaşmaz: Aynen öyle uç karakterler oynamak ve izleyiciyi ters köşeye yatırmak istiyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Peki müthiş raitingler alan diziler var, onların yayınlandığı sırada milli maçlar bile o kadar izlenmiyor. Mesela Aşk-ı Memnu’ da Bihter’ in sevgilisini oynar mısın?

Vatan Şaşmaz: Niye oynamayım, çok da güzel oynarım.

Ebru Eğinlioğlu: Yalnız o dizi bazı sahneleri yüzünden çok eleştiriliyor. Sevişme ve öpüşmesahneleri yüzünden.

Vatan Şaşmaz: Ben hiç öyle olduğunu düşünmüyorum Ebru’ cum. Artık televizyonda bazı tabuların yıkılması lazım . İlerlemek lazım, olayın gerçekliğini vermek için bazı duyguları göstermek lazım. Orada Halit Ziya Uşaklıgil neleri anlatmış? Aşk var, para var, şehvet var. Her duyguyu göster ama şehveti gösterme yok say. Niye? İçinde şehvet olmayan aşk olur mu? Bunları televizyonda da görmeliyiz.

Ebru Eğinlioğlu: Peki senin böyle meşhur Türkan Şoray kuralları gibi, sevişmem, öpüşmem v.s kuralların var mı?

Vatan Şaşmaz: Hayır hiç biri yok. ‘Soyunurum da, sevişirim de, öpüşürüm de, kız güzelse hele jet hızıyla soyunabilirim.’

Ebru Eğinlioğlu: Sözünden yola çıkarak, soruyu tersinden sorayım o zaman, güzel kız olursa, jet hızıyla soyunursan, çirkin bir oyuncuyla oynarken de, yok bunla sevişme rolü olmasın diye düşünür müsün?

Vatan Şaşmaz: Yok canım olur mu öyle hiç. Sen orada o oyuncuyla sevişmiyorsun ki, onun rolündeki karakter kimse onunla sevişiyorsun. Yani Kıvanç ile Beren sevişmiyor ki. Bihter ile Behlül sevişiyor…Bu durumda karşımdakine, beni alabilirsin ama ruhumu asla derim..

Ebru Eğinlioğlu: Peki oyuncunun sınırı olmaz diyorsun ama sektör bunu istiyor diye de, her absürd durumu kabullenmek mi lazım, yani bunun da bir ölçüsü olmaz mı. Eşcinseli de oynar mısın?

Vatan Şaşmaz: Evrensel kurallar var zaten. Eşcinseli başarabilirsem oynarım. Ama o rolü oynamak, canlandırmak kolay değildir. Kapasitemin, hayal gücümün elverdiği her şeyi denerim.oyunculuk sınırların zorlandığı bir meslektir. Memuriyet değil ki..

Ebru Eğinlioğlu: oyunculuk eğitimin var mı? Sen aslında sunucusun ama bilemiyorum.

Vatan Şaşmaz: Asli mesleğim sunuculuk doğru ama mesela Newyork’ a gidip 6 ay oyunculuk kursuna katılabilirim. Mutlaka bu işin de bir tekniği var. Ama oyunculuk bana göre eğitimle değil, daha çok ruh halinle ilintili bir durum. Bazen güne muhteşem kalkarsın, müthiş iyi bir oyunculuk sergilersin, bazen de o gün modun çok kötüdür. Bir türlü iyi bir şey çıkmaz. Ben böyle bakıyorumoyunculuğa. İlla ki eğitim şart demiyorum. Bir bina yapmıyorsunuz ki tekniğini öğrenesiniz. Çok akademik bir oyuncu olmak istemiyorum zaten, doğal olmak istiyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Tekrar sunuculuğa dönelim. Hayırlı olsun Cine 5 te programa başlıyorsun.

Vatan Şaşmaz: Evet hafta içi her gün, sağlık, sanat, astroloji konuları ağırlıklı olmak üzere bir ev ortamı ve dekorunda, hafta içi her gün 14.00 ve 15.30 arasında yayınlanacak.

Ebru Eğinlioğlu: Evlilik programlarına alternatif olarak da görülebilir.
Vatan Şaşmaz: Aynen herkese hitap edeceğiz biraz da magazinel anlamda eleştirel yaklaşımlarımız olacak. Siyaset ve din hariç, güncel konularda dokundurmalar yapacağım. Herzaman tatlı şeker çocuk olmayacağım..Sormak ve sorgulamak istiyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Mesela örnek vereyim. Medyatik bir sanatçımız televizyonda programyapıyor ve Ruhi Su’ nun öldüğünü bilmiyor, neredeyse selam yolluyor. Bu tarz konuları mı eleştireceksin.

Vatan Şaşmaz: Tabii tam üstüne bastın Ebru’ cum. Yani program yapıp, o kadar insanın karşısına çıkıyorsan, Ruhi Su’ nun öldüğünü bileceksin. Bilmiyordum pardon olmaz. Çok doğru bir örnek verdin. Gündemi biraz kaşımak lazım.

Ebru Eğinlioğlu: Doğru diyorsun aslında, seyirci de, okur da artık daha gerçekçi, daha provakatif programlar ya da röportajlar okumak istiyor. Rutin işler insanlara sıkıcı geliyor.

Vatan Şaşmaz: Türkiye’ de çok şey değişiyor adeta bir kabuk değişimi de diyebiliriz. Programlar,siyaset, ekonomi her şey gerçek haline dönüyor, büyük bir değişim gerçekleşiyor ama çok güzeloluyor. Ertuğrul Özkök’ ün ayrılması bile gazetecilik açısından çok önemli bir değişim.

Ebru Eğinlioğlu: Kesinlikle, medya da yeni bir dönem başlangıcı…
Yalnız senin enteresan bir tarafın var. Bir kere hiç şımarmadın, tanındığın için. Değerli okur beni bağışlasın amiyane tabirle; hiç havaya girmedin. 10 yıl önceki mesleğe yeni başlamış Vatan nasılsa aynı mütevazılıkta duruyorsun. İşini, magazin de sunsan ciddi bir tavırla yapıyorsun. Senin orada burada hiç dağıttığını görmedik.

Vatan Şaşmaz: Niye öyle? Hemen sözünü kesip bir virgül koyuyorum. Niye sen de öylesin, niye ben böyleyim? Çünkü biz televizyoncuyuz, bu işi sevdiğimiz için yapıyoruz, ünlü olmak adına yapmıyoruz. Sen belki üniversitedeki çocuğunu okutuyorsun, benim evimde ekmek bekleyen insanlar var. Bir yaşantım var ve başka bir mesleğim yok. Sevdiğim, yapmak istediğim iş bu.

Ebru Eğinlioğlu: Eve ekmek götürüyorum dedin, bana sormak farz oldu. Kim evde, senden ekmek bekliyor?

Vatan Şaşmaz: 6 yaşında bir köpeğim var.

Ebru Eğinlioğlu: O mama bekliyor.

Vatan Şaşmaz: Tabii canım yani yaşamımı idame ettirmek zorundayım. Yıllar hızla akıp geçiyor. Darülaceze’ de ölmek istemiyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Ay, yarama parmak bastın. Benim de en büyük korkularımdan biridir biliyor musun. Sanırım eski Türk filmlerini seyrederek büyüyen bir kuşak olduğumuz için her halde.

Vatan Şaşmaz: Bu benim çok yeni bir korkum . Geçenlerde çocukluk arkadaşımla yine burada oturmuş sohbet ediyoruz. O da borsadan çok paralar kazandı, hali vakti yerinde. Sohbet ederken dedi ki; Bak sen ünlü oldun, benim de param pulum var ama biz böyle, evlenemedik, çoluk çocuğa karışamadık yalnızız ya seninle böyle yaşlılığımızda Darülaceze’ de el ele öleceğiz biliyor musun dedi..

Ebru Eğinlioğlu: Aman Allah, yok canım..

Vatan Şaşmaz: Ne diyorsun yahu dedim..

Ebru Eğinlioğlu: Yok yok, öyle olmaz . Allah korusun, şakası bile kötü..

Vatan Şaşmaz: Belki bu gün 35 yaşıma girdiğim için böyle olmuş olabilirim.

Ebru Eğinlioğlu: Gerçekten çok teşekkür ederim, böyle özel bir gün ve yaşta bana vakitayırdın..

Vatan Şaşmaz: Yıllardır görüşmedik aslında çok da fazla uğramam gereken yer var. Ama ben de çok mutlu oldum. Uzun zaman sonra yine görüştük, bana da güzel bir 35 yaş anısı oldu bu röportaj.

Ebru Eğinlioğlu: Peki madem yaş 35 niye hala evlilik yok. Annen sormuyor mu, ne zamantorunum olacak diye?

Vatan Şaşmaz: Çok haklısın ama evlilik hayatı çok zor. Yaşadığım çevre itibariyle yaşantım hareketli ve ben bir erkeğim. Çok güzel ilişkiler yaşadım. Çapkın, aldatan bir erkek de değilim ama evlilik olayı bana zor geliyor. Bünyede var, pilotaj hatası yapabiliyorum..

Ebru Eğinlioğlu: Senin galiba çocukluğunda evliliğe cesaret edemeyişine neden olan birhikayen de sanırım..

Vatan Şaşmaz: Babam bizi çocukken terk etti ve başka bir hayatı tercih etti. 10 yaşımda falandım. O zamandan sonra biraz sorumluluklar almaya başladım. Manevi bir babam var, bana babalık duygusunu yaşatan.

Ebru Eğinlioğlu: Biyolojik babanla görüşüyor musun?

Vatan Şaşmaz: Yok hayır.

Ebru Eğinlioğlu: Ama hayatta değil mi?

Vatan Şaşmaz: Tabii ama görüşmüyorum.

Ebru Eğinlioğlu: Hay Allah ya… Zor bir çocukluk mu geçirdin?

Vatan Şaşmaz: Yoo ama ergenlik çağım biraz zor geçti.

Ebru Eğinlioğlu: Evlenmeyişinde etken sebep bu olabilir..

Vatan Şaşmaz: Çok Freudisyen bir yaklaşım ama haklı olabilirsin.
Ben evlenmiş olsam, çocuğuma, karıma bir ayrılık yaşatmak istemem gerçekten.

Ebru Eğinlioğlu: Peki kızlar seni çok beğeniyor, sen niye kimseyi beğenmiyorsun, böyle hiç; ya bu kızla da hayatımı hep diz dize geçireyim, yanımda olsun dediğin kimse olmadı mı?

Vatan Şaşmaz: Olmaz mı, oldu tabii..

Ebru Eğinlioğlu: Peki sonra ne oldu? Hala devam ediyor mu?

Vatan Şaşmaz: Olmuş olan var, hala devam eden var. Evet, iyiyim böyle..

Ebru Eğinlioğlu: Bir gün o zaman paparazziler falan seni yakalar da görürüz durumunu..

Vatan Şaşmaz: Ama ben çok ortaya çıkmıyorum..

Ebru Eğinlioğlu: Peki şöhretin dikenli yollarında ahlaksız tekliflerle karşılaştın mı?

Vatan Şaşmaz: Yok vallahi hiç karşılaşmadım.

Ebru Eğinlioğlu: Allah Allah, sen nerede yaşıyorsun?

Vatan Şaşmaz: Gerçekten bu biraz duruşunla da ilgili, beni tanıyan hiç kimse çirkin bir yaklaşımda bulunamaz.

Ebru Eğinlioğlu: Yaşı büyük seni beğenen hanımlardan pahalı hediyeler gönderenler olmadı mı?

Vatan Şaşmaz: Hayır asla. Annem bana derdi ki, sakın Vatan 100 liranın üzerinde hediye kabul etme. Aynı şekilde, yine annemden öğrendiğim, kimseye borç verme, alma, kefil de olma. Borç isteyeceklere de şimdiden söylemiş olayım. Boşuna ümitlenmesinler.. Dolayısıyla hiç ahlaksız teklif almadım..

Ebru Eğinlioğlu: 2010 a girdik, 2009 un en magazinsel olayı neydi sence?

Vatan Şaşmaz: Timuçin Esen olayıydı. Bir sanatçı ortalık yerde içki içiyor etrafa saldırıyor, öpüşüyor, sevişiyor ise bunu magazinci de çeker haberci de. Kızmaya gerek yok. Çünkü bu olay birhaber değeri taşır. Ama bir sanatçının yerlerde sürüklenen görüntülerini yayınlamak ne kadar doğru, orada da magazincileri sorgulamak lazım. Olay o hale getirilmemeliydi.

Fakat bazı sanatçılar yakalarına siyah kurdeleler takıp, olayı protesto ettiler ki bana göre samimiyetsiz bir durumdu. Çünkü ben de Şırnak’ da vatani görevimi yaparken benimle ilgili de bir sürü çirkin, gazetelerde yalan yanlış haberler çıktı. Kimse bana destek olmadı. O zaman niye bana da destek olunmadı. İlla destek olmak için, bir sanatçının yerler de sürünmesi mi gerekiyor.

Ebru Eğinlioğlu: Ama resmini çektirmek istemeyen insanın üstüne niye gidiyorlar?

Vatan Şaşmaz: Tabii o da yanlış.. Sanatçıların akıllı olması lazım. Yani Hande şemsiyeylemagazincinin kafasında şemsiye parçalarsa, Teoman kafa atarsa, bilmem kim, yumruk atarsa,haber olur. Sanatçı haber olmak istemiyorsa, konuşmayıp, yürüyüp gidecek, ses çıkarmayacak.Haber de olmayacak..

Ebru Eğinlioğlu: Doğru diyorsun, yurt dışında böyle oluyor izliyoruz.

Vatan Şaşmaz: Sanatçının sessiz kalması yeterli..O zaman o görüntüler yayınlanmaz, çünkü haberdeğeri olmaz.

Ebru Eğinlioğlu: Hakkında olumsuz bir haber çıkarsa ne yapmak lazım?

Vatan Şaşmaz: Eğer doğru değilse, hemen yargıya başvurmak lazım. Ufak bir doğruluk payı varsa da sessiz kalmak lazım.

Ebru Eğinlioğlu: Sence, reklamın iyisi kötüsü olur mu?

Vatan Şaşmaz: Olur tabii..

Ebru Eğinlioğlu: Haber spikeri olmak ister miydin?

Vatan Şaşmaz: Tabii en büyük ideallerimden biridir. Hafta sonu bile olsa ana haber sunmak isterim, geç kalmış ta sayılmam baksana henüz saçlarım ağarmadı. Şu an ekranda olan tüm habersunucuları ağarmış saçlara sahip neden olmasın..

Ebru Eğinlioğlu: Bir dönem kitap çıkartmıştın ve Okan’ a konuk olmuştun. O da senin bu jön havalarının samimi olup olmadığını sorgulamıştı. Ne söyleyeceksin bu konuda?

Vatan Şaşmaz: Ya bu eski bir olay, o zamanlar ben daha yeni dönemlerimdeyim. Şimdi meselaprogramına gittiğimde öyle yapmıyor. O dönem beni provake etmeye çalıştılar ama tanıdıktan sonra benim göründüğüm gibi olduğumu anlıyorlar. 2002 gibiydi sanırım bu olaylar. Tabii birilerizaman zaman çelme takmak istiyor.

Ebru Eğinlioğlu: Sen bunları geçtin ki, hala ekranlardasın.

Vatan Şaşmaz: Gece yattığımda huzur içinde yatıyorum ve uyuyorum, televizyon kariyerimde pişmanlık duyacak hiçbir şey yapmadım. Yapsam da, çıkar ben burada hata yaptım der özrümü dilerim.

Ebru Eğinlioğlu: Ağzına sağlık Vatan’ cım.

Vatan Şaşmaz: Sağol ama doğum günümde bana ne çok şey anlattırdın..

HABER3 / Ebru Eğinlioğlu